top of page

P - Türkçe Lazca

P harfi ile başlayan türkçe lazca sözcükler

 

 

p
paça: çirke
paça: (pantolon paçası) tot’i
padiÅŸah: padiÅŸaxi
pahalı: z’viri
palto: sako, palto
pancar: ç'axala
pankreas: pen3ala
pantolon: şarvali, z’ikva
para: geç’areri
para harcamak: (masraf etmek) paraÅŸ oxarcu
para harcatmak: (masraf ettirmek) paraÅŸ oxarcapu
parasız: (bedava, beleş, para vermeden) ugeç’areri
parça: na3’ile
parçacık: (kesilen odunun kesilmiş yerinden sarkan veya yere düşen ufacık parçacıkları) p’in3’k’i
parçacık: (bir bütünü oluşturan ufacık parçacıklardan her biri) p’in3’i
parçalamak: (koparmak) ostiku
parçalamak: (paramparça etmek) opaşu
parçalamak: (kopmak) mestiku
parçalamak: (odunu incecik incecik parçalara ayırmak) no3in3xolu
parçalanmış: (paramparça edilmiş) paşeri
parıltı: çxant’a
parıltılı: çxant’eri
park: dodga
parlak: (çilli vb) çxant’ura
parlamak: moçxant'u, oçxant'u
parlamış: (parlak) moçxant’eri
parmak: k’iti
parmak basmak: (imzalamak) k’itiş geçamu
parmak bastırtmak: (imza attırtmak) k’itiş geçamapu
pasaklı: (şapşal, dağınık, düzensiz) şorşola, gobangeri
patates: (yer yumurtası) dixamarkvali, k’art’op’ili
patiska: mandaboli
patlamak: (çatlamak) met'k'va3u
patlamış: (çatlamış, patlatılmış, çatlatılmış) met'k'va3eri
pay edilmiş: (dağıtılmış) durteri
payına düşürtmek: gonç’inapu
payına kalmak: (payına düşmek, ardına kalmak) oxoskidu
paylamak: (dağıtmak) durtu
pazar: (pazar günü) mjaçxa
pazar: (pazar ÅŸehri) otena
pazar yeri: bazari
pazı: sut'ulia (bir tür sebze)
pencere: gotole, pencere
pencere: (camsız şekilde) ak'oşk'a
pençe: ç’angi
pençe atmak: (tırnak atmak) oç'angu
penis: (yetiÅŸkin penisi) ole
penis: k'ut'u
penis kafası: (baştan savmak, defetmek vb anlamlarda kullanılan argo sözcük) oleşti
peri: ecilli
perşembe: çaçxa
peştamal: go3’ak’iri
petek: (arı kovanı) k’arvani
peteklik: (petek yeri) k’arvanale
peynir: qvali
pezevenk: 3’urakgamaç(al)e
pınar: 3'k'artoli, 3’k’argili
pınarlı köyü: (hopa’da bir köy) anç’orox
pırasa: p’raskia
piç: k'op'ele
pide: k'vari
pilot: maputxe
pipo: muşt’uk’i
pire: m3'k'iri
pis: pinti
pis artık: (çöp) pintigenomskide
pisle(n)mek: opintu
pisleyici: (pisleyen, çöpçü) mapinte
pislik: (kirlilik) pintoba
pislik: (pis atık) pintala
piÅŸirici: magibale
piÅŸiricilik: magibaloba
piÅŸirilmiÅŸ: (piÅŸmiÅŸ) mogiberi
piÅŸirmek: mogibu, ogibu
pişirmek: (fırında, sobada pişirmek) oç’u
piÅŸman: piÅŸmani
pişmanlık: pişmanoba
piÅŸman olmak: opiÅŸmanu
piÅŸmemiÅŸ: (piÅŸmeden) ugibu
piÅŸmiÅŸ: giberi
pivot: p'ivot'i
planlamak: op'lanu
porsuk: muçkvi
posa: ç’aç’a
posa: (elenmiş mısır ununun artan kabuklu kısmı, ölçek, ölçü (buğday, mısır unu vb) ker3ela
post: posti
pota: k’alati, pot'a
poti: (samargaloda bir vilayet) paÅŸi
pörsümek: o3xuk'u
prens: prensi
pudra: k’ala
pul: ker3ela
pul: (balık pulu) k’ant’o
pulluk: agapa
pus: pusi
pürdikkat: (mecazi anlamda uyanık, dikkatli) gonç’k’ireri
pürdikkat olmak: (mecazi anlamda uyanık olmak, dikkatli olmak) gonç’k’iru
püskül: (mısır püskülü) pun3kuli

Please reload

Lazuri Doviguram

bottom of page